müzikçalar

Zarif'ten İlham

28 Ağustos 2016 Pazar

Bilmek ve hissetmek..
En düşmancasına duyguların..
Savruk düşüncelerin his dışına hakimiyeti
Ne yazık muallak gülüşlere
Sazda sözde aranan
Şiirlere gizlenendir
Hissi bir nebze zihinlere dökmektir..
Zarif şair der ki;
''Sanırım şiirin evi kalbtir ve kalble yazılmalıdır''
Çünkü şiir;
Hissi bir nebze zihinlere dökmektir..
Bundandır ki;
Sessizce ve içimize ağlıyorduk..
Çünkü şartlar bunu gerektiriyordu.
Harf tutmayan ellerimiz,
Kargacık burgacık tamlamasını kanıtlamak istercesine bir yazıyı
Hatmediyordu..
Ne hüzne dur diyebiliyorduk,
Ne de çekip gidenlere..
İçimize ağlıyorduk,
Çünkü ağlayacak başka yer yoktu..
Sağır gönüllerle çepeçevreydik..
Uzanan eller kir bırakıyordu,
Kırık parmaklarımızda..
Yazıyor yazıyor ve yazıyorduk..
Tükenmiş kalemlerle ve içimize dolan yaşlarla..
Bu yazmak ki kırık parmaklarla;
Hissi bir nebze zihinlere dökmektir..



Şimdilik kuşlara emanet ediyorum seni...

11 Ağustos 2016 Perşembe

#alilidar


Ben Olmak!

6 Ağustos 2016 Cumartesi

Ben olmaktan çoğu kez şikayet ederim. Bir kendimi bir de kardeşlerimi bu kadar acımasızca eleştiririm. Bizden başka kimseye çıkmaz sesim. Duvarları yırtmaya köprüleri yıkmaya gelemem. Ne yapayım bozamıyorum ağzımı, kıramıyorum kalp.
''Gönül yıkmak Kabe'yi yıkmak gibidir.'' der benim üstadım.. Kalplerimiz Allah'a aittir. Ne yere ne göğe, yarattığı hiç bir yere sığamayan ihtişamıyla kulunun kalbine sığmış ya yüce yaradan. Nasıl yıkayım? Benim bir sözümle incinse bir kalp, Rabbim huzursuz olsa ne yaparım? Suçu günahı olan biri bile olsa bu senin suçundur diyemem ben. Yüzleyemem..Belki de abartıyorum ne bileyim..
Elini beline koyup evde terör estirenlerden olmadım hiç bir zaman, olmayacağım da sanırım..
Bağrışmayı, kavga gürültüyü sevmiyorum.

Yalnızca şöyle bir değişiklik yapmaya karar verdim hayatımda; nazımı çekenin nazını çekerim. Yeni yaş belki böyle bir düstur getirir hayatıma..Bilemem

Ben olmaktan çoğu kez şikayet ederim. Özeleştiri daima hayatımın merkezindedir. Ama dönüp baktığımda kendime fazla yüklendiğimi görüyorum..Yahu beni bile çileden çıkarabiliyor bazıları. Gerçekten o kadar çok hadsiz insan var ki şaşıp kalıyorum. Hali tavrı beni deli eden öyleleri çıkıyor ki beddua etmemek için zor tutuyorum kendimi. Yine kendime yakıştıramadığım için susuyorum. Tuhaf bir nevroz seziyorum burda ancak bana kalsın o şimdilik. Kibir denemez kendime yakıştıramıyor oluşuma. Eğitim seviyesi yerlerde, sosyoekonomik durumunu belli bir düzeye getirdikten sonra bunu sergilemeyi bir ihtiyaç olarak benimsemiş hastalıklı ruhlar beni ziyadesiyle üzüyor. Çünkü insanları yermekten, sınıflandırmaktan ve ötekileştirmekten nefret ederim. Ve genelde yermekten çekinip kırmaktan imtina ettiklerim afedersiniz ama itinayla ağzıma ederler. Benim övünmediğim eğitim seviyem, dış görünüş ve çevrem, sosyal statüm bir şekilde aşağılanma olarak bana geri döndüğünde anladım ki aşağılık komleksi denilen şeyi insanların üzerimde ego tatminine dönüştürmesinden çok yorulmuşum. Evet kilit tamlama bu. Aşağılık kompleksi. Yıllardır aşağılık kompleksiyle mücadele ediyorum ben. Aile ve sosyal çevrede sık sık rastladığım bu durum, iyi bir savunma mekanizması geliştremediğim için bende özgüven problemlerine neden olmaya başlamıştı ki uyandım. Artık kimsenin egosunu üzerimde tatmin etmesine izin vermeyeceğim. Mesafe denen bir gerçek(ihtiyaç)le tanıştım. 

Ben olmaktan şikayet ediyorsam beni değiştirme vaktidir belki de..

Sözüm değişir belki ama sazım değişmez zannımca..Tsm ni Dilek Türkan sultanımdan Fm ni Orhan Ölmez prensimden dinlemeye devam ederim..

''Mazi kalbimde bir yaradır'' mavi daktiloyu Günlükolog'a ıtır saksıları yarım kalmış romanlara tozlu pikap seni de gelmeyeceğinden neredeyse emin olduğum bazı günlere emanet ediyorum. 

Sen yine gel içini dök diyor, dinle ey kalp..

15 Temmuz Anı Defteri

2 Ağustos 2016 Salı

Okuyabilirseniz belki okursunuz diye buraya bırakıyorum 🙌


 
Design by Pocket